Doğru Yol Partisi
  Son Dakika :   
 
 
 
ANASAYFA
GENEL BAŞKAN
VİDEOLARI
DANIŞMANLARI
PARTİ KURUCULARI
BAŞKANLIK DİVANI
GENEL İDARE KURULU
MKYK
Y.HAYSİYET DİVANI
İL BAŞKANLARI
İLÇE BAŞKANLARI
RESİMLER ve LOGO
TÜZÜK
PROGRAM
ZİYARETÇİ DEFTERİ
İLETİŞİM





< - Ziyaretçi Defterine Geri Dön Ziyaretçi Defterine Yazmak İçin Tıklayın

Gönderen :  Bülent ERFİLİBELİ
Tarih :  23.1.2011
Konu :  Güçlü Türkiyenin Yolu

İleti :  
GÜÇLÜ TÜRKİYENİN YOLU

-Güçlü Türkiye'nin uzun vadeli yatırımlara ihtiyacı vardır.Hızla çoğalan nüfus ise sorunlarımızın çözümünde önemli bir etkendir.Bu nedenle ülke olarak eğitim seferberliği hayati önem taşımaktadır.
Öğrenciler ilk öğretim sonunda,teste tabi tutulmak süretiyle %75 ağırlıklı olmak üzere,sanat ve meslek okullarına yönlendirilmelidir.Böylece işsizlik büyük çapta önleneceği gibi dış ülkelerde yetişmiş iş gücü de ihraç eder duruma gelebiliriz.

-Bu gün Kanada'da bir demirci ustası 11.000 ABD
ücret almaktadır.Endonezaya'da !.500.000 sanatkar personel talebinde bulunmuş fakat Türkiye 1000 kişi daha gönderememiştir.
Ülkemiz kendi sanatkar ihtiyacını bile karşılayamamaktadır.Sanakara ve ara iş gücüne tüm dünyanın ihtiyacı vardır.
Ara elemanın-teknik personelin,hem Türkiye'de hemde dünyada hiç bir zaman istihdam sorunu olmamaktadır.Fransa bu yönde büyük hamleler yapmış eğitim sistemini bu yönde düzenlemiş ve çok önemli bilim adamlarını bu sayede yetiştirebilmiştir.
_Ayrıca yurdumuz bir tahıl ambarıdır ve Avrupayı besleyecek güçtedir.Bu nedenle Türkiye'nin bu alandaki ilk adımı, GAP'ı tamamlamak olmalıdır.
-Bu bölgeye 170 toprak ağası hakimdir.Devletçe buraya el konulmalı ve ülke çapında da toprak reformu yapılarak,toprak kendisini işleyecekl gerçek sahibine teslim edilmeli ve azami üretim yolu açılmalıdır.
-Böylece 3-4 milyon kişiye istihdam olanağı yaratılmış olacaktır.Ayrıca ekili alanların çeşitli nedenlerle yok edilmesi önlenmelidir.Bu sayede göç sorunu da büyük çapta önlenecektir.
Önemli diğer bir zenginliğimizde balık üretimi ve bu alandaki potansiyelimizdir.Ülkemizin üç tarafı denizlerle çevrili ve dört denizi olmasına rahmen üretim 900.000 tondur.Bu rakam İsveç ve Norveç'te 7 milyon ton,Japonyada 15 milyon tondur.Oysa Marmara ve göllerimiz balık gölü olarak kullanılırsa Zenin turist her yıl değişik bir tercih yaptığından,turizim cazip görülmemelidir.
-İspanya,İtalya ve Fransa bu yönden önemini kaybetmiştir.
-Değerlendirmeyi bekleyen diğer bir zenginliğimiz de kaplıcalarımızdır.Türkiye'de 1000 den fazla kaplıcalarımız mevcuttur.
Bunlar tedavide,ısınmada,seracılıkta ve hatta elektrik üretiminde kullanabilinir.
-Bir Amerikalı ,''Türkiye'de kaplıcaların petrolden daha kıymetli olduğunu vurgulamıştır.Bu kaplıcalar bulundukları yere ve büyüklerine uygun olarak değerlendirildiklerinde;Türkiye için önemli bir gelir kalemini oluşturacak potansiyele sahiptir.
-Madencilik de henüz yeterince değerlendiremeyen diğer bir zenginlik kaynağımızdır.
-Bor,bakır demir,milenyum ve aktinyum bu kaynaklardan bazılarıdır.Ham madde olarak değil işlenmiş olarak ihraç edildiği takdirde çok daha fazla gelir elde edilecek kaynaklardır.
Bıunların dışında ,arıcılık,ipek böceği,zeytincilik,pamuk,fındık üretimi, ve tavukçuluk da henüz gelişmemiş tarım üretim alanlarımızdır.Ayrıca büyükbaş ve küçükbaş hayvan besiciliği ve ormanclılk da çok önemli kaynaklarımızdır.
-Tüm bu alanlar gelişmeyi bekleyen ve çağdaş üretim yöntemleri ile üretim yapıldığı takdirde Türkiye'ye hem personel istihdamı hemde büyük gelir getirecek bakir alanlardır.
_Ayrıca yurdumuzda büyük bir sermaye birikimi vardır.Ancak bu Sermayeyi birikimi kalkınmayı hızlandırıcı bir araç olarak kullanılmamaktadır.
-Mantar gibi çoğalan gökdelenler,apartmanlar ve alışveriş merkezleri,hem büyük sermaye israfı hemde tüketim alışkanlığını arttırıcı yöndekş yatırmlardır.
Devlet tüm kaynakların israf edilmesini önleyecek tedbirleri almalı ve yönlendirişci olmalıdır.

-Sonuç olarak ,güçlü Türkiye,ulusal bir kalkınma seferberliği ile yaratılacaktır.Bu amaçla her birey ve kuruluş,bu yönde bir görev üstlenmek zorundadır.Öncelikle üniversiteler,halka dönük faaliyet götermeli,ulusal sorunların çözümüne yardımcı olacak bilimsel araştırmalar yapmalıdır.Emekli personel,bilgi birikimi ile toplumun itici gücü olmalıdır.
-Türk kadınıda çocuğunu mutlak eğitme sorumluluğnu taşımalı ve aşırı nüfus artışından kaçınılmalıdır.
Kaybolmaya yüz tutmuş önemli hasletlerimizden biride insanlar arasındaki dayanışma ve sevgi bağlarının azalmasıdır..Halbuki sevgi erdemdir,başarının kaynağıdır ve sevgi mucizesinin kanatlarını taşımaktır.İş hayatımızdaki güçlükleride sevmeliyiz.Çünkü onlar bizi yükseltecek basamaklardır....
Hiç bir güç çile çektirmeden meyvesini vermez, ceza ve mükafat kendi, kazancımızdır..
Bilim ve akıl ölçüsünü kullanarak sorunları çözümlemek,tutulacak tek yoldur.Kader kurbanları ise kendilerini yenilemeyenler ,akıl ve düşüncelerini yargılamayanlardır.
-Dünyada hiç bir güç efendimiz olamaz.Gücümüz güçsüzlüğümüzdedir.Girişeceğimiz üretim seferberliği, on yıl sonra 90 milyon nüfuslu güçlü ve zengin bir ülke olarak,Dünyadaki saygın yerini alacaktır.

İZMİR DYP KRŞIYAKA İLÇE TEŞKİLATI BAŞKANI

BÜLENT ERFİLİBELİ

 

 

 
İçimizden

BİZE YAZIN

Her Hakkı Saklıdır. DOĞRU YOL PARTİSİ© 2010 Tasarım : Linear Yazılım

LİNEAR YAZILIM