 ANASAYFA |
| GENEL BAŞKAN |
| VİDEOLARI |
| DANIŞMANLARI |
| PARTİ KURUCULARI |
| BAŞKANLIK DİVANI |
| GENEL İDARE KURULU |
| MKYK |
| Y.HAYSİYET DİVANI |
| İL BAŞKANLARI |
| İLÇE BAŞKANLARI |
| RESİMLER ve LOGO |
| TÜZÜK |
| PROGRAM |
| ZİYARETÇİ DEFTERİ |
| İLETİŞİM |
|
| Gönderen : | | izmir il | | Tarih : | | 22.3.2010 | | Konu : | | Rıfat SERDAROĞLU |
| | İleti : | | AK Parti'nin kuruluşu: Büyük oyun!
2001 ve 2004 yıllarında yazdığımız iki kitabın da önsözünde şu paragraf vardı:
“Küreselleşmeye, küreselleşmenin tetiklediği Doğu Bloğu çöküşüne, ortaya çıkan yeni dünya düzenine (yani, kapitalizmin üçüncü evresine) Büyük Orta Doğu Projesi’ne ve bu dönemin yarattığı değerlere karşı olabilirsiniz. Ancak tüm bu oluşumlar somut bir gerçek olarak karşımızdadırlar. Bu nedenle TÜRKİYE bu bölgede var olabilmek için bu yeni düzeni çok iyi analiz etmeli, doğru anlamalı ve gereken önlemleri almalıdır.”
Daha basit anlatmak gerekirse, hepimiz DEPREM’den korkarız ve bu korkuyla karşılaşmak istemeyiz. Fakat deprem bir gerçektir ve biz de deprem kuşağında yaşadığımıza göre bir gün biz istemesek de gelecektir. Önlem almak, hazır olmak aklın ve mantığın gereğidir. Tedbir almamak ve sonradan ağlamak, ancak ilkel toplumların yapacağı bir iştir.
Hırsları ve koltuk sevgileri, akıllarından bir karış yukarıda olan siyasetçilerimiz de yaklaşan tehlikeyi göremediler. Ağır, aksak işleyen sistemi nedeniyle TÜRKİYE dıştan müdahaleye daha da açık hale geldi. “Stratejik Düşünme” ile ilgili yeteneği ve kuruluşları yok denecek kadar az olan ülkemizde, kocaman devlet kurumlarının da (örnek: TSK. Bir cemaatin organize ettiği planları bile bozamadı) hazır olmadığı son günlerdeki olaylarda daha net anlaşıldı. Yaşadığımız bu bölgede dünyanın gözü olduğu ayrı bir gerçek. “Eski Ahit’in ilk sayfasında (İbrahimî dinlerde, Tanrının Musa Peygamber ile bir ahit (anlaşma) yaptığı kabul edilir. Hıristiyanlar Tanrı’nın İsa Peygamber ile yeni bir anlaşma (Yeni Ahit) yaptıklarına inandıklarından, Musa Peygamberin yaptığı ahit, Eski Ahit olarak adlandırılır” gösterilen, kıyamet gününde insanların huzur içinde yaşayacakları, cennet olarak tanımlanan yer, FIRAT HAVZASI’DIR yani TÜRKİYE’DİR. Kimse paranoya filan demesin, dünya kurulduğundan beri bu böyledir. PKK’ya Avrupa ülkelerinin ilk başta, “sadece GAP’ı engellemek” için destek verdiğini düşünün, bana katılacaksınız.
2000 yılından itibaren plan uygulanmaya başladı. Önce Sayın Demirel’in tasfiye edilmesi gerekiyordu. Birilerinin hırsları kışkırtıldı ve 5+5 formülü çökertildi. Milli hassasiyetleri yüksek olan rahmetli Ecevit’in etkinliği bitirildi. Basın, hele büyük basın, ülkemizde günlük düşünür. Türkiye’deki medya patronlarını gözünüzün önüne getirin, hangisi gerçekten gazetecidir ve hangisi sahibi olduğu medya gücünü “MESLEKİ” olarak yönetecek bilgi, beceri ve donanıma sahiptir? Yanıt (d) şıkkı, yani hiçbiri. Böyle olunca medyada köşeleri tutmuş profesyoneller sahneye çıkar. Bu takımda, devlet ve millet yararına düşünmek “ayıp ve demokrasi dışı” bir davranış olarak bilinir. Bunlara göre, biz Türkler hep kabahatli ve kusurluyuz, özellikle içimizdeki bölücüler ve onları kışkırtan Avrupalılar hep haklıdır! Türkiye’nin en karmaşık 20-30 yıllık geçmişinde hep bu bilinen kişiler vardır. Toplumu ve gençleri yanlış yönlendirirler, stratejik düşünüp ülkelerini savunmazlar ama hep onlar haklıdır ve hep yerlerinde oturmaya devam ederler.
ABD- AB’nin ve muhteşem basınımızın yönlendirmesiyle “ILIMLI İSLAM” modeli kurgulanır. Geçmiş Siyasetçilerin hepsi kötü ve hırsız yapılır, geçmişte yapılan hiçbir şey iyi değildir. ‘Ilımlı İslam’ın kabadayı delikanlısı gelecek ve tüm İslam dünyasına model olacak yeni rejimimiz kurulacaktır. Bu başrol için seçilen kişi, daha önce aktif ve önemli görevler yaptığı 3 partisi, Anayasa Mahkemesi tarafından Lâikliğe aykırı eylemlerinden dolayı kapatılan ve kendi de “HALKI DİN VE IRK FARKI GÖZETECEK ŞEKİLDE, KİN VE DÜŞMANLIĞA AÇIKÇA TAHRİK ETMEK” suçundan mahkûm olmuş, Recep Tayyip Erdoğan’dır. Erdoğan’ın Türkiye’deki akıl hocası, 1977 yılında Erbakan’a karşı liste çıkartıp aday olan, Nakşibendi tarikatının en önemli kişilerinden olan KORKUT ÖZAL’dır. ABD’de yaşamayı kendi vatanında yaşamaya tercih eden FETHULLAH GÜLEN ve tüm TARİKAT ve CEMAATLER, bu oluşumu her şeyleriyle desteklerler. Hayatta her şeyi “PARA” olarak gören, yurt içinde ve yurt dışında bol miktarda para depolamış, dünyanın her yerinde yaşamaya şartlanmış şaşkın bir zümre de bu destek kampanyasına katılır. Dış destek, patronların emriyle, Tayyip Erdoğan’ın yakın dostları, CIA ORTADOĞU SORUMLUSU GRAHAM FULLER (‘Türkiye’de Kemalizm’in modası geçti, artık ılımlı İslam öncülük edecek’ diyen kişi), İsrail Büyükelçisi DAVİD SULTAN, İngiltere Büyükelçisi SİR DAVİD LOGAN ve AB Türkiye Temsilcisi KAREN FOGG’ tan gelir. Dış destek, Erdoğan daha Başbakan olmadan ABD Başkanı ile görüşmesine kadar arttırılır, ayrıca belli sayıda “istihbaratçı” desteği de verilir.
AKP, genel olarak bu şartlarda kurulmuştur. Tabii ki, emperyalist devletlerin Türk Ekonomisi üzerinde oynadığı oyunları unutmamak gerek. AKP’nin kuruluş hikayesi, tam kitap yapılacak bir konudur. Bu konuda çok kitap da yapıldı. Kısmetse, elimiz erdiğinde biz de bu konuda bir kitap yazarız.
Oyunun büyüklüğünü anlamak ve herkesi uyandırmak için, bugün geldiğimiz duruma beraberce bakalım:
• Nevruz mitingleri sebebiyle, Bölücübaşı posterleri, PKK bayrakları ve üzerinde “APO’yu MUHATAP ALMAZSANIZ, TÜRKİYE’Yİ BAŞINIZA YIKARIZ” yazan dev afişler taşınabiliyor, AKP Hükümeti, “gösterilerde olay çıkmadı” diyebiliyor. Ülkenin bir kısmında, Türk Bayrağı sadece Askeri Birliklerin olduğu yerlerde var. Türkiye süratle bölünmeye gidiyor.
• Borsamızın %75’i, bankalarımızın %65’i (yönetim olarak) yabancıların denetiminde, Türk Telekom , Başbakan’ın kankası Hariri üzerinden İngiliz İstihbaratı’nın elinde. Stratejik kuruluşlarımızın hepsi satıldı.
• İşsizlik en yüksek oranını yaşıyor, her 5 gencin 2’si işsiz ve ümitsiz. Milyonlarca insan, çiftçi, esnaf, emekli, icra kıskacında.
• Dış politikada tam bir rezillik yaşıyoruz. Kıbrıs, Ermeni meselesi kördüğüm oldu.
• Ilımlı İslam’la başlayan bu yolculuğu, AKP, İran tipi bir İSLAM CUMHURİYETİNE götürmek istemektedir. Bunun önünde iki engel vardır. YARGI VE TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ. Bu iki dinamik güçle de AKP’nin kavgası bu yüzdendir. AKP’nin yapmak istediği ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ’NİN esas gerekçesi budur.
Herkesin uyanması, uyandırması ve yerini alması şarttır. Yazının başında söylediğimiz gibi; önlem almak, tedbirli olmak akıl ve mantık işidir. AKP’nin güvendiği tek konu var, o da milleti üçüncü defa kandırabileceğini zannetmek. AKP gerek referandum, gerek Anayasa değişikliği, gerekse SEÇİM sebebiyle önümüze geldiğinde, yapacağımız işaret şimdiden bellidir.
Millete “al ananı git” diyene, biz millet olarak “ne diyeceğimizi” çok iyi bilmemiz gerekir.
|
|
|
11111111111.jpg)
